The Matchmakers / The Battle of Marriage / Sending Me to You / Yorum


Dizi Adı: The Matchmakers / The Battle of Marriage / Sending Me to You

Bölüm Sayısı: 16

Dizi Türü: Romantik, Komedi, Tarihi, Melodram


Yıllar önce prensesle evlenen ama düğün günü karısı öldüğü için dul kalan kralın damadı ve dul bir soylu olan kadının hikayesini izliyoruz. 

Prensesle evliliğinin iptalini isteyen adam ülkesine hizmet etmek ister ama prens unvanı yüzünden bunu yapamaz. Evliliğinin iptal olmasının koşulu olarak kral ondan evde kalmış 3 yaşlı bekarı evlendirmesini ister. 

Yaşlı bekar deyince benim aklıma 40larında birileri geldi ama yirmilerinde olan bu kızlar o dönemde evde kalmış sayılıyorlar.

Bu kızlarsan büyükleri içine ruh kaçmakla, ortancası agrasiflikle, küçüğü de erkek olmakla damgalanmış. Onlara giden teklifleri reddetmişler ve bekar kalmışlar.

Aslında her birinin bir açıklaması vardır. Büyük kardeşin içinde ölünün ruhu yoktur, sadece insanlar öyle sanmıştır. Ortanca kardeş gerçekten agrasif olsa da sevecen bir tarafı da vardır. (Az da görsek :)) Küçük kardeşse bir yazardır. Kadınlar yazar olamazlar bu yüzden erkek kılığına girip kitap yazar ve onları satışa sunar. 

Başrol çift bu kızlara birilerini bulmaya çalışır ama bir türlü eşleşmede başarılı olamazlar. İşin komik yanı kimi kimi düşündüyseler kaydırma yapmış gibi öbürüne nasip olur. Dizide evlenmesi gereken 4 yan çift vardı hepsi de kendine ayarlanan dışındaki kişilere âşık oldu. Ee gelin ata binmiş ya nasip demiş. 

Başrol erkeğın arada höt höt yapması ama aşırı sempatik biri olması ekranı ısırmanıza sebep olabilir. Çok tatlıydı ya. 

Şimdi gelelim çiftlere.

Be güzel kardeşim Veliaht Prensi çocuk seçmeye ne gerek vardı? Koy bir delikanlı oynasın çatır çutur.  O dönemde evet çocuk yaşta evlilik vardı ancak bunu günümüzde göstermeyi doğru bulmuyorum. Büyük kızla ufacık veliaht prens evliliği aşkı çok saçmaydı. Çocuk yani. Resimlere bakarsanız anlarsınız.

Gelelim benim bebeklerim, şiddetli sevgi yumaklarım aşk böceklerime. Ortanca kızımıza bir erkek ayarlanıyor ama o dikişe gittiği evin oğluyla kavga dövüş aşk yaşıyor. Kavga dövüş derken ciddiyim, adama pata küte girişiyor. Hırçın kızımız :) 

Neyse ona ayarlanan erkek de dizideki başka bir kadın karaktere nasip oluyor. Onları tam hatırlayamasam da çok gülmüştüm kim kime dum duma diye. Herkes başkasına nasip oldu. 

Ortanca kızımızın düğünü çok komikti. Düğün günü damat kaçınca yerine onun sevdiği adamı koydular (onun da evleneceği kadın sevdiği kadının evleneceği adamla kaçtı) ve insanlar yüzlerini görmediği için öteki adam sandılar. Bir ihbar gidince odalara tek tek baktılar. Aa bir de ne görsünler bizim çiftimiz evlenmiş ve öpüşüyorlar. Aşırı komikti ya. Minnoş kızım nasıl da üzülmüştü başkasıyla evlendiğini düşünüp.

Bir de en küçük kızımız var. Ay onun olayı çok tatlıydı. Başrol kızın abisine âşık oldu ama abi pas vermiyor. En sonunda ne yaptı ne etti kendine âşık etti. En sonunda da müstehcen sahne yazarken tıkanınca kocası ona uygulamalı ilham oldu. Favori çiftlerimdendi ya.

Güzel diziydi, yeniden izleyebilirim özellikle yan roller için. 


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Beyaz Leke-1 (Mahkumiyet) / Aslı Arslan / Yorum

Beyaz Leke-2 (Özgürlük) / Aslı Arslan / Yorum

En Heyecanlı Maçlar 2 / Vakıfbank-Fenerbahçe Maçı / Şampiyonlar Ligi Çeyrek Finali / 2025/ Vakıfbank Şampiyonlar Ligi'nde Yine Fenerbahçe'yi Altın Sette Eledi